TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, İsrail’in Gazze’ye saldırılarına ilişkin, “29 gün oldu insanları sabah akşam katlediyorlar. İlerici dünya ortada, kimsenin kılı kıpırdamıyor, Müslümanların kılı kıpırdamıyor. Böyle bir vahşet.” dedi.
Atalay, Türkiye Sağlık İşçileri Sendikasının bir otelde düzenlenen 21. Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, halen 70- 80 bin civarında taşerondan kadroya geçmesi gereken vatandaşın bulunduğunu belirterek, taşeron meselesi halledilene kadar takipçisi olacaklarını vurguladı.
Taşerondan kadroya geçenlerin becayiş sorununa değinen Atalay, “İnsanlar kadroya geçti, 6-7 sene oldu. Biri Şırnak’ta, biri Edirne’de hala becayişi halledemedik.” değerlendirmesinde bulundu.
Birlikte hareket etmenin önemine işaret eden Atalay, “Biz ellerimizi birleştirmezsek, aynı istikamete bakmazsak ağlanmaya devam ederiz. Sendikacılar olarak ağlanma noktasında değiliz.” dedi.
“Tablo ortada”
Atalay, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına da değinerek şöyle konuştu:
“Bugün 29 gün oldu. Akşamki sayı 9 bin 162 idi. 45 cami, 35 okul, mülteci kamplarını saymıyorum. İnsanları sabah, akşam katlediyorlar. İlerici dünya ortada, kimsenin kılı kıpırdamıyor, Müslümanların kılı kıpırdamıyor. Kıpırdayanlar var tabii. Böyle bir vahşet. 3 bin 780 çocuk, 1700 bebek. Üç gün sonra böyle bir şeyin başımıza gelmeyeceğinin kim garantisini verebilir. Bizim bizden başka dostumuz, yakınımız yok. Hiç gözümüzün yaşına bakmazlar. Bu ülkede 90 milyona yakın insanız ve beraber olmak mecburiyetimiz var, başka çıkarımız yok. Siyasette, sporda, sendikada ayrış, bunlar başka bir şey ama ülke çıkarında beraber olmak durumundayız. Olmazsak tablo ortada.”
“Hamas niye bomba attı?” eleştirilerini de anımsatan Atalay, şunları kaydetti:
“Aynı gün ben de düşündüm. Bir asırdır adamları öldürüyorlar. Her gün 3 kişi, 5 kişi, 10 kişi, 100 kişi. Nasıl olacak? Ne yapacak? İsrail’e sesini çıkarma, Amerika’ya sesini çıkarma. Suriyeliler burada zaman zaman rahatsız oluyoruz, oluyorsunuz. Kötüleri var ama bize sığınmış sınırımızın dibinde. Bu sistemden ben de memnun değilim ama şurada oturuyoruz, şu kapının dibinde dışarıda kar yağıyor, dışarıda bebekle annesi oturuyor, iç bakalım bir çorba, içebilir misin? Bu ülkede hangi partiye oy verirseniz verin beni hiç ilgilendirmiyor, hangi takımı tutarsanız tutun ama hepimizin, başta TÜRK-İŞ’in, Türkiye’den yana olmak mecburiyetimiz var.”
“Bölgede caydırıcı güç olmamız gerekiyor”
Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Genel Başkanı Hakan Toy da sendikal örgütlenmeye ilişkin bilgi vererek, sayılarının 60 bin civarında olduğunu söyledi.
Teşkilatları güçlendireceklerini ve sendikacı yetiştirmek üzere “Emek Akademisi”ni kuracaklarını ifade eden Toy, ayrıca sendika bünyesinde Türkiye Sağlık-İş Araştırma Merkezi’ni oluşturacaklarını anlattı.
Toy, “İşçilerimizin, memleketimizin sorunlarını tartışıp, çözüm üreteceğiz. Sorunlarımız var, 40 saat çalışma, vergide adaletsizlik var. Bunları değerlendireceğiz. Genel Kurulumuzdan sonra büyük işçi buluşmasını gerçekleştireceğiz.” dedi.
Gazze’de yaşananlara da değinen Toy, “Bir aydır dünyanın gözüne baka baka tüm imkanlardan mahrum edilen masum siviller, aç çocuklar katlediliyor. Hangi devlet, millet, örgüt olursa olsun bunu yapanlar, hastaneleri bombalayanlar katildir, canidir.” ifadelerini kullandı.
Bir an önce ateşkesin sağlanması gerektiğini vurgulayan Toy, şöyle devam etti:
” Filistin’de bir an önce bu soykırım, bu katliam bitmelidir, bu insanlık dışı abluka kaldırılmalıdır. İlk fırsatta Amerikan gemileri burnumuzun dibine kadar geldi. Eğer biz bu bölgede güçlü olmazsak, milli ve yerli savunma sanayimize destek olmazsak yarın o bombalar bizim çocuklarımızın da tepesine binecek. Onun için bu bölgede caydırıcı güç olmamız gerekiyor. Yerli ve milli kaynaklardan üretilen SİHA’lara, füzelere, gemilere canıgönülden destek veriyoruz. Yeter ki bizim çocuklarımız yapsın, yeter ki yerli ve milli olsun, yeter ki üzerinde ay yıldız olsun.”